AŞILAMA
AŞILAMA
Yavru kedi ve köpekler için ölümcül olan ve tedavisi güç olan viral enfeksiyonlara karşı aşılama hayati bir önem taşır. Bu hastalıklar tedavileri mümkün olmayan hastalıklardır. Virüs dediğimiz canlılar tarafından oluşturulurlar.
Yavru hayvanlar enfeksiyonlara yakalandıklarında bünyeleri yeteri kadar kuvvetli olmadığı için yüksek oranda ölüm görülür.
Hayvanınıza aşılardan önce, mutlaka parazit kontrolü yapılmalıdır. Çünkü parazitler hayvanınızın bağışıklık sistemini
zayıflatır ve böylece parazit taşıyan hayvanlara yapılacak aşılamaların etkili ve güvenilir olması beklenemez!!! Altı-yedi haftalıkken aşı programı başlar ve ilk karma aşısı yapılır.
Daha sonra vücuttaki antikor miktarını belirli bir düzeyde tutmak için 21 gün sonra karma aşılar tekrarlanır, Böylece kedi veya köpeğinizin bağışıklık sistemi istenilen düzeye gelir.
İlerleyen haftalarda kuduz aşısı ve kist ilacı enjeksiyonuyla aşı programı tamamlanır. Bundan sonra aşıların bağışıklık seviyesini aynı tutmak için yıllık aşı tekrarların yapılması gerekir.
Aşı, hayvanın vücut ısısının yükselmesine, ateşinin çıkmasına neden olur, bu normaldir. Kediniz veya köpeğiniz, yemeden içmeden kesilirse derhal veterinerine başvurun.
Aşılamada Nelere Dikkat Edilmelidir?
Her tür aşı yalnızca sağlıklı petlere yapılmalıdır. Aşı öncesi petlerin genel sağlık muayenesi mutlaka yapılmalıdır.
İç ve dış parazit yönünden bir veteriner hekim tarafından muayene edilmeli ve iç ve dış parazitlere karşı önlem almak için her 3 ayda bir kontrole gitmelidir.
Herhangi bir enfeksiyon hastalığı olan, barsak parazitleri olan petlere yapılan aşılamalarda aşı etkisini göstermez. Aşı gününde kedi ve köpeğinizin ateşi olmamasına, gözü ve burnunun akmamasına, ishali bulunmamasına dikkat edin. Diğer bir deyişle kediniz aşı öncesinde sağlıklı olmalıdır.
Bozuk, tarihi geçmiş ve soğukta saklanmayan, üretildikten kullanılana kadar soğuk zinciri korunmamış aşılar asla kullanılmamalıdır.
Elde, cepte, çantada taşınarak yapılan aşılamalardan kaçınmalı, aşıların kesinlikle buz kalıpları içinde taşınmasına dikkat edilmelidir.
Yapılan aşıyı gösteren aşı etiketini (sticker) petlerinizin sağlık karnesine mutlaka kaydettirin ve aşıyı yapan hekime imzalatarak onaylatın. Üzerinde etiket (sticker) bulunmayan aşı şişelerine dikkat edilmelidir!
Aşılamadan sonra hekimin önerilerine dikkatle uyulmalıdır. Aşılar tamamlanıncaya kadar kedi ve köpeğinizi sokağa bırakmayın ve başka hayvanlara yakınlaşmasına izin vermeyin. Aşıları bittikten sonra sokağa çıktığında artık diğer hayvanlardan mikrop kapmayacak kadar sağlıklı olacaktır.
KEDİ AŞILARI
GENÇLİK HASTALIĞI - FELİNE PANLEUKOPENİA
Bu hastalık kedilerin çok bulaşıcı viral bir hastalığıdır. Hastalıkta yüksek ateş, vücut savunma hücrelerinde azalma, kusma ve ishal oluşur. İki ve dört aylık yavrularda hastalık çok şiddetli seyreder ve ölüm nerdeyse kaçınılmaz sondur. Büyük kedilerde ise hafif semptomlarla seyreder.
Bulaşma:
Bu hastalık, diğer hasta kediler, kontamine kaplar, kafesler, kontamine giysi ve eller ile hava yoluyla bulaşır.
Bir gece önce sağlıklı olan kedi ertesi sabah aniden ölür. Ölmeden önce sadece kustuğu görülür. Yüksek ateş ve iştahsızlık, 24 ile 48 saat içerisinde kusma, ishal (çoğunlukla kanlı) ve sıvı kaybı görülür. Tüyler dağınık, karın gergin ve ağrılıdır. Ağız içinde yaralar gelişebilir. Son dönemde ise beden ısısı düşer hasta komaya girip ölür. Bazı durumlarda hastalık çok hafif seyreder, 1-3 günde iyileşme olur.
Korunma: Kediye 8. haftada ilk, 12. haftada ikinci aşı uygulanır. Kedinizin halsiz olması ve yemek yemeyi isteyip suyu bile yutamaması hastalığı akla getirir. Gecikmeden bir veteriner hekime başvurmak gereklidir.
KEDİLERİN İNFEKSİYÖZ PERİTONİTİSİ - FIP
İran kedileri ve siyamlar da genetik bir yatkınlık olduğu bilinmektedir.
Bulaşma:
Enfeksiyon doğal olarak salya ve dışkı ile bulaşık olan maddelerin ağızdan alınması sonucunda meydana gelir.
Belirtiler:
Başlangıçta hastalığın semptomları sebebi tespit edilemeyen, zaman zaman yükselen ateş, geçici bir göz kapaklarında yangı gibi belirgin olmayan semptomlar gözlenir. Bu gizli dönemi takiben hastalık iki şekilde ortaya çıkar.Bunlar yaş ve kuru formlardır.
Yaş Form:
Hastalığın bu şeklinde; kronik kilo kaybı, depresyon, karında- göğüs boşluğunda, kalp zarı kesesinde sıvı toplanması, karında genişleme, solunum güçlüğü ve sürekli oturma pozisyonu görülür.
Kuru Form:
Hastalığın bu şeklinde herhangi bir sıvı toplanması görülmez. Bunun yerine dokularda oluşan sert kitleler, başta sinir sisteminde olmak üzere bütün organ ve dokularda ortaya çıkabilir.Klinik bulgular hastalıkla ilgili lezyonların yerleştiği organa göre değişiklik göstermektedir.
Korunma: Her iki formda da ölüm kaçınılmazdır! Tedaviler çoğunlukla başarısızdır.Korunmanın tek yolu kedinizin aşılarını zamanında yaptırmaktır. Bazı şeyler ihmale gelmez!!!
FELİNE LEUKEMİA VİRUS - FELV
Genelde bir ile beş yaş arasındaki kedilerde oluşan, kronik seyirli ve seyri iyi olmayan, hematopeotik organlarda tümör oluşumu ile kendini gösteren kedilerin ölümcül, viral bir hastalığıdır.
Bulaşma:
Burun akıntısı, salya (ısırma, yalama yoluyla), idrar, dışkı ve anne sütü yoluyla bulaşır. Kontamine olmuş su ve gıda kapları da bulaşmada önemli rol oynar.
Belirtiler:
Semptomların görüldüğü ilk dönem lenf yumrularında kanserojen değişiklikler, iç organ ve lenf bezlerinde tümörler, timus tümörleri, sindirim sistemi tümörleri, bağırsaklarda tıkanıklılıkları, zayıflama iştahsızlık, üremi, anemi ve buna bağlı mukozalarda solgunluk – dalak büyümesi görülür. Ayrıca üç yaşından büyük kedilerde multiple fibrosarkomlara ve deride kötü huylu koyu renkli benlerin oluşabildiği de rapor edilmiştir.
İmmun yetmezlik (Bağışıklık sisteminde zayıflama): Buna bağlı olarak kanda T ve B lenfosit ile lökosit sayılarında ciddi düzeylerde azalmalar, kilo kaybı, devamlı ishal, bakteriyel enfeksiyonlar, böbreklerde enfeksiyon ve üst solunum yollarında bakteriyel ve viral hastalıklar gelişebilir.
Bağırsak mukozalarında oluşan dejeneratif bozukluklara bağlı olarak devamlı ve kronik ishal oluşmaktadır. Hastalığa yakalanan dişiler üreme yeteneklerini kaybederler. Son olarak hasta kedilerde nörolojik fonksiyon bozuklukları da görülebilmektedir.
Korunma ve Tedaviler:
Tedaviler çoğunlukla başarısızdır! Onu korumanın tek yolu kedinizin aşılarını zamanında yaptırmaktır.
KEDİ AİDS’İ (FIV)
Kedilerin bu hastalığa en duyarlı oldukları dönem 5-12 yaş arasıdır ve erkek kediler bu hastalığa dişilerden daha duyarlıdırlar. Genellikle kronik seyirli bir hastalıktır. Seyri insanlardaki AİDS'e benzer.Genelde sokak kedilerinde, erkek ve yaşlı kedilerde görülür.
Bulaşma: Kavga sırasında ısırma yoluyla salyadaki virüs ile bulaşır.
Belirtiler:
1.Akut Dönem:
Birkaç gün süren ateş, ishal, lenf bezlerinin şişmesi savunma hücrelerinin azalması, sepsis (kanın mikropların toksik etkisiyle zehirlenmesi) ve ölüm.
2. Kronik Dönem:
İmmun yetersizlik bulguları vardır. Kronik ağız içi lezyonları, burun akıntısı, solunum sistemi enfeksiyonları, kusma, ishal, kilo kaybı, ateş, halsizlik, sinir sistemine ait bulgular, kanser, böbrek hastalıkları görülür. Hemen hemen vücudun tüm sistemleri etkilenir. Kronik ağız içi lezyonları en sık rastlanan bulgulardır.
Korunma: İnsan AİDS'ine aşı henüz bulunmadığı gibi kedi AİDS'i için de bir aşı yoktur.
KÖPEK AŞILARI
KANLI İSHAL (PARVOVİRAL ENTERİTİS)
Parvovirus tip-2 tarafından oluşturulan, akut seyirli, ani ölüm, kanlı ishal ve kusmayla karakterize bulaşıcı ve öldürücü bir hastalıktır. 4-8 haftalık yavru köpeklerde akut miyokarditis, 2-12 aylık gençlerde kanlı ishal ve erişkinlerde genellikle hafif ishalle seyreden değişik belirtiler gösterir.
Bulaşma:
Etken gaita ile etrafa bulaşır. Köpekler enfeksiyonu sindirim yolu ile veya havadan nefes yoluyla alırlar.
Belirtiler:
İlk semptomlar kusma ve ishaldir. İshal kötü kokulu ve suludur. Rengi içeriği kan miktarına göre sarıdan kahverengiye kadar değişmektedir. Yavrularda yüksek ateş , kusma ve ishali izleyen 24 saat içinde oluşan şiddetli sıvı kaybı, özellikle yavru köpeklerin ölümüne neden olur.
Sekiz haftalıktan küçük yavrularda kalp dokusunda bozulmalar ve ani kalp yetmezliği nedeniyle hastalık kısa sürede ölümle sonuçlanır.
Yetişkin köpeklerde;Az oranda etkilenmiş olanlar tedavisiz iyileşebilir. Orta derecede etkilenmiş olanlarda semptomatik ve destekleyici tedavi ile bir haftada iyileşirler. Ancak yavru köpeklerle, ağır derecede hastalananların tedavi şansları yok gibidir.
Korunma: Yavru köpeklerde tedaviler çoğunlukla başarısızdır! Onu korumanın tek yolu köpeğinizin aşılarını zamanında yaptırmaktır.
KÖPEKLERİN GENÇLİK HASTALIĞI (CANİNE DİSTEMPER)
Köpeklerde yüksek ateşle seyreden, çok bulaşıcı viral bir hastalıktır. Köpek viral hastalıkları içinde en çok ölüm ve bulaşma bu hastalıkta görülmektedir. Genellikle 3 12 aylık köpeklerde görülse de daha yaşlı köpeklerde de görülmektedir.
Bulaşma:
Etken sindirim ve solunum yollarıyla bulaşmakta, hasta hayvanların salgıları da bulaşmada önemli rol taşımaktadır.
Belirtiler: Hastalığın yerleştiği doku ve organa göre belirtiler değişiklik gösterir
- Akut Form: Hasta köpeklerde öksürük, ishal, kusma, iştahsızlık, sıvı kaybı, zayıflama ve ateş gözlenir.
- Bakteriyel Enfeksiyon Formu: İşin içine birde bakteriler karışınca bu form ortaya çıkar. Bakterilerin geliştiği yere bağlı olarak (solunum-sindirim-kalp-üreme ve genital organlarda) enfeksiyonlar gelişir ve hastalığı daha ağır bir duruma sokar.
- Sinirsel Form: İstem dışı titremeler, inleme, çift veya tek yönlü kafa sallama, dönme hareketleri, koordinasyon bozuklukları, bacaklarda felç, titreme nöbetleri, körlük ve işitme bozuklukları gibi ömür boyu kalıcı olan bu belirtilerden bir çoğu gözlenir. Hastalığı atlatan köpeklerde sinirsel lezyonlar kalıcıdır.
Korunma: Yavru ve genç köpeklerde tedaviler çoğunlukla başarısızdır! Onu korumanın tek yolu köpeğinizin aşılarını zamanında yaptırmaktır.
KÖPEK KARACİĞER HASTALIĞI (ENFEKSİYOZ CANİNE HEPATİTİS)
Hastalığın etkeni bir virus olan adenovirus tip-1 dir. Başta karaciğer olmak üzere sindirim sistemi, solunum sistemi ve sinir sistemini etkileyen ateşli ve bulaşıcı bir viral hastalıktır.
Bulaşma:
Hasta hayvanların dışkı ve idrarları, etkeni çevreye ve diğer köpeklere bulaştırır. Hastalığa her yaştan köpek yakalanabilir. Ancak yavrular çok daha duyarlıdır.
Belirtiler:
Akut (hızlı gelişen) olaylarda; yüksek ateş, ağız mukozasında yer yer kanamalar, şiddetli konjiktivitis, tonsillitis, farengitis ve lenflerin büyümesi dikkati çeker. Sonuçta karaciğer ve vücutta gelişen iç kanamalar ve hücre tahribatları nedeni ile hasta ölür. Çok genç olan yavrular önemli belirti göstermeden kısa süre içinde ölürler. Hafif seyreden bazı olgularda hastada kronik karaciğer bozuklukları gelişebilir.
Korunma: Yavru ve genç köpeklerde tedaviler çoğunlukla başarısızdır! Onu korumanın tek yolu köpeğinizin aşılarını zamanında yaptırmaktır.
KÖPEKLERDE SOLUNUM YOLLARI HASTALIKLARI
1-Enfeksiyöz Laringotracheitis(CAV-2)
Köpek adenovirüs tip-2 tarafından oluşturulan, tonsillitis ve faringitisle karakterize solunum sisteminde bozukluk oluşturan bulaşıcı viral bir hastalıktır.
Bulaşma:
Solunum yoluyla havadan bulaşır.
Belirtiler:
Hastalık etkeni sadece solunum sisteminde yangıya yol açar. Etken bronşiyollere yerleşip üredikten sonra alt ve üst solunum yollarında şiddetli yangılara ve doku ölümlerine sebebiyet verir.
Korunma:Bu hastalığa karşı korunma ancak aşılama yolu ile olur.
2-Kennel Cough-Köpek Öksürük Hastalığı
Her yaştaki köpeklerde, alt ve üst solunum yollarında enfeksiyon oluşturan, kronik bir öksürükle karakterize Bordotella bronchoceptica tarafından oluşturulan bakteriyel bulaşıcı bir hastalıktır.Bununla birlikte hastalığın, oluşmasında, gelişmesinde ve ağırlaşmasında bu bakteri dışında CAV-2, CHV-1 ve Parainfluenza virusları ile hatta Disteper virusu rol oynamaktadır. Bu viruslar solunum yollarında üreyip çoğaldıklarında bölgede kötü tahribatlar yaparlar ve bakterilerin kolayca üreyebilecekleri birer ortam hazırlarlar.
Bulaşma:
Solunum yoluyla havadan bulaşır. Barınak tarzı, köpeklerin çokça ve bir arada bulunduğu yerlerde ortaya çıkar ve çok hızlı yayılır.
Belirtiler:
Bu hastalık yavru ve genç köpeklerde daha yaşlı köpeklere oranla çok daha şiddetli seyreder. Yeşil burun akıntısı, yüksek ateş, depresyon ve nerdeyse hiç kesilmeyen çok rahatsız edici inatçı bir yaş öksürük en belirgin semptomlar olup, yavrularda akciğerlerin iltihaplanması sonucu ölüm görülür.
Korunma: Hastalığa karşı diğer solunum yolu hastalıklarını da kapsayan kombine aşılar mevcut olup ilk aşılama 6-8 haftalıkken yapılır.
KÖPEKLERDE CORANAVİRUS GASTROENTERİTİSİ
Etken canine coranavirus dur. Enfeksiyon sindirim sistemi (oral) yolla bulaşır. Hasta köpekler 2 hafta boyunca etrafa virus bulaştırırlar.
Belirtiler:
Hastalıkta klinik olarak yüksek ateş, iştahsızlık, kusma, ishal, sıvı kaybı ve depresyon gözlenir. Dışkı çok sulu mukus ve kan içerebilir.Orta yaşlı köpekler genellikle kendiliklerinden iyileşirler. Ancak sağaltım yapılmasına rağmen genç köpeklerde iyileşme şansı düşüktür. Yavrularda ise bu şans hiç yoktur.
Korunma: Bu hastalığa karşı korunma ancak aşılama yolu ile olur.
LEPTOSPİROSİS
(Hayvandan insana bulaşan bakteriyel bir hastalık)
Spiroketlerin neden olduğu; kanlı ishal, sarılık ve böbrek bozukluğu oluşturan, bulaşıcı, bakteriyel, zoonoz ( hayvandan insana geçen hastalık ) bir hastalıktır. Hastalığın etkeni Leptospirosis canicula ve L.İcterohaemorhagiae adındaki bakterilerdir. Hastalık köpeklerde kedilere oranla daha fazla görülür. Kedilerde nadir görülür.
Bulaşma:
Hasta hayvanlar enfeksiyon etkenini idrarla etrafa bulaştırırlar. Hastalık, hayvan ve insanlara direk olarak idrardan, dolaylı olarak da su, gıda ve topraktan bulaşır. Leptospiralar deri ve mukozalardan geçerek kan dolaşımına karışırlar. Daha sonra etkenler kan yolu ile böbreklere , karaciğere ve diğer organlara yayılarak dokularda hasar ve dejenerasyonlar meydana getirirler.
Belirtiler:
Ateş, iştahsızlık, kusma, çok işeme çok su içme ağızda yaralar ve dejenerasyonlar ve mukazalarda sarılık görülür.Akciğerler ödemlidir. İdrar, irin ve protein içerir.
Hastalıktan Korunma Nasıl Olur?
Köpekleri ve insanları bu enfeksiyondan korumak için hayvanlara mutlaka aşı uygulamaları yapılmalıdır. Bu hastalığa karşı korunma ancak aşılama yolu ile olur.
KUDUZ HASTALIĞI
Korunma:Bu hastalığa karşı korunma ancak aşılama yolu ile olur.